Kalk oğul
Bak pencereden
Dansa durmuş mavi gökyüzünde kuşlar
Seni bekliyor sahada çocuklar
Senki çocuklara ak güneşli günler
Armağan etmeye düş salmışsın
Bak gün koşuyor öğle vaktine
Yaralı bir arslan gibi uzanmışsın ak döşeğe
Süslenmiş gökyüzü güneşin yedi rengiyle
Binbir çiçek nefis kokular veriyor güne
Cıvıl cıvıl bir yaşama sevinci doğada
Bak pencereden çocuklara
Kalk oğul
Sen düşeli aydınlığa hasret düşlerim
Tüm umutlarım
Gömüldü buz dağlarının en derin yerine
Bilirsin, inanmam ben yazgılara
Varsa öyle birşey tümdan lanet
tümden rezil
Tümden haksız yazan o yazgıyı
Yoksa taze fidan gibi çocuklar
Gençler kalır mı acılar içinde
Gezer mi bunca insan aç
bunca insan çıplak
Lanetlik değilse
Karar veren o yazgıya
Aydınlık umudu
Dökülür mü acılar denizine
Çöker mi tüm yeryüzünün acıları üstümüze
Savaşlar sürer mi dünyamızda
Korkudan pır pır eder mi çocuk yürekleri…
Bilirsin oğul
Ne afsunlu dolunay ve güneş
Ne de bir istemezin nazarı düşürdü seni
Ak döşekte kan akıtan yaralı aslanım
Nedeni bütün bu olanların aşırı yorgunluk
Ve yoksulluk…
Haydi kalk silinmezse bu lanet
Bu rezil alın yazısı karanlıktır gelecek
Kalk oğul / karanlığa / ağıtlara boğma beni
Dayanamaz babanın yüreği
Bu ağır acıya!..